Bolluk Bereketin Anahtarı: Alma
Verme Dengesi
Çoğumuz bolluk ve bereket
isteriz, daha çok kazanmak için çabalarız.
Bazılarımız olumlamalar okur, niyet çalışmaları yaparız. Bir süre sonra
da işe yaramadı der bırakır, neden işe yaramadığını düşünmeyiz. Hatta çoğu
zaman bu çalışmalara olan inancımızı da kaybederiz. Halbuki yaşamda
“alma-verme” yasası diye evrensel bir yasa var.
İşte size alma verme yasasından bir kesit; ne verirsek mutlaka karşılığını
alırız. Ne alıyorsak da mutlaka karşılığını vermeliyiz. Bunu aldığınız kişiye
vereceksiniz diye düşünmeyin. Önemli olan aldığın kadar vermek, verdiğin kadar
almak, aynı kişiden alıp aynı kişiye vermek değil...
Şimdi biraz daha derinlere inelim:
Sorumuz :Ne istiyoruz?
Cevap: Sevilmek istiyoruz.
Kural: Sevgi istiyorsak önce
sevgi vermeliyiz.
Anlamı: İnsanlara, çevremize,
tüm canlılara daha sevgi dolu yaklaşmalıyız. Daha fazla hoşgörülü olmalıyız.
Cevap: Daha çok para istiyoruz.
Kural: Para istiyorsan önce para
vermelisin.
Anlamı: Elindekini
paylaşmalısın. Kullanmadığın eşyaları tutmamalı ihtiyacı olanlara dağıtmalısın.
Ve en önemlisi paylaşırken çok sevdiğin eşyalarından da vazgeçebilmelisin zaman
zaman. Evren boşluk sevmez. Boşalt ki yenisi gelsin.
Ne istiyoruz sorusuna daha pek
çok cevap verebiliriz.
Peki parası olmayan nasıl para
dağıtsın da bereketi bulsun? O zaman sevgisini dağıtacak, gülümsemesini
dağıtacak, güzel sözler söyleyecek.
Günlük hayatımızı gözden
geçirelim ve günlük hayatta bereketi almak veya geri çevirmek adına neler
yaptığımıza göz atalım.
Siz direksiyon başındayken, karşıdan
gelen araca yol veriyor musunuz?
Otobüse, dolmuşa vb bindiğinizde
araç içindekilere selam veriyor musunuz?
Sizden sonra apartmana giren
komşunuza kapıyı tutuyor, yol veriyor musunuz?
Yılda iki defa gardırobunuzu,
mutfağınızı, kitaplarınızı, ayakkabılarınızı vb. gözden geçirip
kullanmadıklarınızı, az kullandıklarınızı ihtiyacı olanlarla paylaşıyor musunuz?
Sokak hayvanlarının başını
okşuyor, arada onlara yiyecek ve su veriyor musunuz?
Çiçeklerle, ağaçlarla konuşup
onlara sevginizi ifade ediyor musunuz?
Marketten çıkan yaşlı teyzenin poşetlerini
taşımasına yardım ediyor musunuz?
Arabanızla işe giderken, otobüs
duraklarında durup aynı yöne gidecek olanları aracınıza davet ediyor musunuz?
Yağmurda tanımadığınız biri ile
şemsiyenizi paylaşıyor musunuz?
Geri dönüşüm ürünlerini ayırıyor
musunuz?
Sokağa atılmış çöp gördüğünüzde
alıp çöp kutusuna atıyor musunuz?
İnsanları olduğu gibi kabul edip
yargılardan uzak, eleştirmeden sevginizi gösterebiliyor musunuz, yoksa ilk
fırsatta dedikoduya mı başlıyorsunuz?
Borçlarınıza sadık kalıp
zamanında ödemeye gayret ediyor musunuz?
Yanınızda çalışanlarınız varsa
maaşlarını zamanında ödeyip, onlara saygı gösteriyor musunuz?
Gün içinde söylediğiniz
sözcüklerin farkına varıyor musunuz? İçinde ne kadar olumsuzluk, ne kadar
kıskançlık, ne kadar yargı, ne kadar öfke, kızgınlık var? Bunların ne kadarını
olumluya dönüştürebiliyorsunuz?
İnsanlara alaycı davranıp, lakaplar takıyor musunuz?
Size doğru görünmese bile karşınızdakinin düşüncesine saygı
gösterip kabul veriyor musunuz?
Arada güzel yemekler yapı eşiniz dostunuzla komşularınızla
paylaşıyor musunuz?
Dışarıda bedenen çalışan
insanlar gördüğünüzde onlara yazın bir bardak soğuk ayran veya kışın sıcak bir
fincan çay götürdünüz mü hiç?
Bu liste uzar gider, bu gibi şeyler alam- verme enerjisini
ve bolluk bereket enerjisini etkiler. Siz kendiniz ölçün bakalım, alma verme dengesinde
teraziniz ne durumda.
Aslında kural çok basit, sen
boşalt evren doldursun. Örneğin, hiç tanımadığın birisi için iyi dileklerde
bulunduğunda verme enerjisi boşalır, alma enerjisine yer açılır. İşte o zaman
olumlamalar ve niyet çalışmaları işlemeye başlar.
Verme enerjisini boşaltırken,
yerini alma enerjisi ile doldurmamız için hatırlanması gereken en önemli şey
ise olduğumuz her halimiz için, şimdimiz için, olan ve olmayan her şey için
yüce Allah’a şükretmek. Yaptığımız eylemler kilide sokulan anahtar, şükür ise
anahtarı çeviren koldur.
Esra Eray
Spiritüel Yaşam Koçu & Nefes Koçu & Reiki
Grand Master/Teacher & Akaşa & Kişisel Gelişim Danışmanı & Şifa
Terapisti & İnsan Kaynakları Uzmanı
İşiniz su gibi rast gitsin, yolunuz su gibi aksın,
hayatınız su gibi ferah olsun, ışığınız bol olsun